Thursday, January 05, 2012

Film: Restless


Gus Van Sant'ın son filmi Restless, Mia Wasikowska isimli şirin kızı tekrar izlememizi sağlıyor. (Daha geçenlerde Jane Eyre olmuştu)  "Bu aralar her filmde bu kızı ve Michael Fassbender'ı görüyoruz" diyecektim ki Mia'nın her yıl aşağı yukarı 2-3 filmde oynadığını gördüm. Demek başarılı filmler oldukları için gözönünde ve sanki her taşın altından çıkıyormuş gibi geldi bana. 

Film Gus Van Sant'ın favori temalarından olan "teenage'lerin ilişkileri" üzerine. Bu kez sadece ergenlik bunalımı yaşamayan, gerçek sorunları olan iki karakter var ve bu sevimli iki karakter birbirlerine aşık oluyorlar. Bu bölümde film, geçmişteki Love Story örneğini hatırlatabilecek şekilde ilerliyor. 

Müzikler Danny Elfman tarafından yapılmış, bu isim zaten soundtrack'i övmeye gerek bırakmıyor. Hafif tonlu, indie rock diye sınıflandırabileceğimiz şarkılar kullanılmış. Hafif çılgın kız ve dağınık saçlı şirin çocuk rock müzik eşliğinde geziniyor, zaman zaman gülümsüyoruz, zaman zaman bizi ağlatmaya çalışıyorlar.

Evet ama daha iyi aşk filmleri görmüştük :-((


Konuyla ilgili ipucu vermemek için yazmıyorum, bunun izleyicinin tadını kaçıracağını düşünüyorum. Kısaca bende bıraktığı izlenim; Wristcutters: A Love Story'deki kadar başarılı olmasa da, hafif arıza, hafif duygusal bir film yaratıldığı yönünde. 

Herhangi bir yönetmenin ilk filmi olsa "Çok hoş" deyip geçebilecekken, imza Gus Van Sant olunca insanı hayal kırıklığına uğratıyor. Ne de olsa önceki filmlerindeki ergen sorunları tamamen sanatsal kaygılarla ortaya konulmuştu. Yönetmen zaman zaman eşcinselliğinin vurgusunu filmleriyle yapıyordu, zaman zaman aslında ne yapmak istediğini tam anlamasak bile bunalıma bizi ortak ediyordu (Last Days filminde olduğu gibi) Üstelik bundan önceki filmi Milk ile beni derinden sarsmıştı. (Milk benim için bir ilham kaynağı oldu, Harvey Milk'in hikayesini böyle anlatabildikleri için hem Sean Penn'e hem de Gus Van Sant'a hayran olmuştum) Ayrıca minimum diyalog barındıran Elephant filmiyle ilgili verdiği bir röportajda "Bir gün tamamen diyalogsuz bir film çekmeyi hayal ediyorum" dediğini hatırlıyorum.

Film Henry Hopper veya Mia Wasikowska'nın fiziksel güzellikleri için veya tamamen bir teenager olduğunuz için izlenebilir. Bunun dışında ne yazık ki belirgin bir özelliği yok. (Hala teenager olmadığım gerçeği bazen beni de üzüyor)

No comments:

Post a Comment