Crazy Stupid Love isimli filmi izledim. IMDB'den 7,5 alması beni biraz şaşırttı diyebilirim. Daha iyi romantik komediler görmüştük. Yıldız kadrosuna mı verdiler o puanı yoksa Ryan Gosling'in 6 pack'ine mi bilemiyorum. Gerçi her filmde kadın çıplaklığı görmekten gına geldiği için arada böyle adamları soymaları da endüstrinin takdir ettiğim bir yönü. (Bu arada Emma Stone dünyanın en şirin insanı sanırım onu soysalar biraz üzülebilirdim sanırım, küçük kız kardeşim gibi sahiplenip yanaklarını sıkmak istiyorum.)
Bu tip filmlerde gülüyoruz, bazen duygulandığımız bile olabiliyor. Bu da izlenebilir bir film, sonlara doğru şaşırtmacalar, fena olmayan espriler, hafif duygusallık...
Fakat aile kurumu on yıllardır çatırdarken, boşanma vakaları artmışken, bir yanda Sex & The City tarzı yaşama koşan kadınlar barlarda üzgün süzgün "adam" ararken bu tatlı mutlu sonlu filmler biraz sinir bozuyor. Avrupa sinemasında eleştiriyi görebildiğimiz için, moral bozucu olmalarına rağmen o filmleri izlemeyi tercih ederim. Örneğin Alman filmi ÜÇ (Drei) çarpık bir ilişkiyi anlatmasına rağmen uzun süreli ilişkiler ve evlilik adına farklı bir bakış açısıydı. Tabii bir Holivud filmiyle bunu karşılaştırarak elmalarla armutları toplamış olabilirim şu an...
Her neyse, yaşım kemale erdi, flörtlerim, uzun süreli ilişkilerim oldu ve etrafımda bir sürü "aşk arayan" veya boşanmış dertlenen insan var, kısacası ortalama seviyede kafa yordum bu konulara. Geldiğim sonuç ne yazık ki toplumun ikiyüzlülüğü ve insan ilişkilerinin beceriksizleşmesinin artması. Holivud bize bunları öğretti!!111!! gibi abartmayacağım ama gerçekten kafamızda romantize ettiğimiz veya bize toplumun sunduğu saçma bir pembe masal var. Oysa Üç Filminde de görebileceğimiz gibi, her ilişkinin dengesi farklı, herkesin mutluluğu ayrı bir yerdedir, kimsenin kimseyi yargılama hakkı yoktur.
Crazy Stupid Love gibi adı üstünde bir filmden geldiğim noktaya bakın... Vakit geçirmece filmiydi...
mimin var bende :)
ReplyDelete