Friday, October 12, 2012

Kitap: Hillary Jordan - Uyandığında

Hillary Jordan isimli hanım iki adet kitap yazmış şimdiye kadar. "Uyandığında" Türkçe'deki ilk kitabı, asıl ismi When She Woke. Bu aralar takip ettiğim Goodreads.com'da 3.71 almış 5 üzerinden. Çoğu yorumda kitabın ilk yarısı için 4 - 4,5 puanı hak ettiği, sonlara doğru batmaya başlayan konu ve karakter nedeniyle puanları düşürdükleri yazıyor. Ne yazık ki ben de böyle düşünüyorum.
Asıl kapak

Distopyalara olan ilgim büyük. Uyandığında'nın bolca karşılaştırıldığı Margaret Atwood'un Damızlık Kızın Öyküsü (The Handmaid's Tale) 'i de okumuştum. Fakat Margaret Atwood'un kendini kanıtlamış çok iyi bir yazar olduğunu düşününce bu karşılaştırma sadece konu bazında kalıyor bence. Uyandığında o kadar da etkileyici olamıyor.

Konuya gelelim: Amerika daha da muhafazakar olmuştur. Din ön plandadır. Hükümetin kararlarında da din adamları etkilidir. Suçluların işaretlenmesi ve toplumdan tecrit edilmesi başlamıştır. Gelişen teknoloji yardımıyla suçluların deri rengi, işlenen suçun türüne göre değiştirilmektedir. Örneğin cinayet işleyenlerin deri rengi kırmızı yapılmaktadır. Böylece tüm toplum onların neden suçlu bulunduğunu bilir. Ayrıca sürekli takip edilmektedirler ve dileyen herkes onları bulabilir, nerede olduklarını izleyebilir. Kitabın ilginç olma nedeni ise şu; Artık kürtaj da cinayet sayılmaktadır ve kahramanımız evlilik dışı ilişkisi sonucu hamile kalıp kürtaj yaptırmıştır. Ne babayı ne de kürtajı yapan doktoru ele vermiştir, bu nedenle cezası daha da arttırılmıştır. O artık Kırmızı derili bir insandır.

Kitap Kırmızı olarak uyanan Hannah'nın hücre macerasıyla başlıyor. Aile yapısını, geçmişini, bu noktaya nasıl geldiğini öğreniyoruz. Bu kısımlarda gözyaşları dökmek veya toplumun ikiyüzlülüğüne, cehaletine sinirlenmek serbest. Sonra Hannah cezaevinden çıkıyor, hayatta kalma savaşına başlıyor. Bu kısımlar da oldukça ilginç ve sürükleyici. Hannah sürekli geçmişin muhasebesini yapıyor, yetiştiği korunaklı ve muhafazakar çevrenin dışındaki dünyayı tanımaya çalışıyor, insan olarak gelişiyor.

Hannah "devrimci" diye adlandırılabilecek gruplarla tanıştığında ve kitap sonlara yaklaştığında konu dağılmaya başlıyor. Hannah bu kadar değişmiş, gelişmiş bir noktaya gelmiş olmasına rağmen, sonlara doğru davranışları buna uygun değil. Güçlenmiş ve değişmiş olarak yansıtılan karakter saçma kararlar alıyor. Aşk, nefret, insan ilişkileri bulanıklaşıyor. Mutlu son'a ulaşacak mı derken izlediğimiz yol hikayesi ve başından geçen koşuşturmaca inandırıcılıktan uzaklaşmaya başlıyor. 

Yazar "Din bu mu?" gibi felsefik tartışmalara girmiş ancak kürtaj'ın ahlaki boyutu aşk romanı tadında kalmış. Her kadının yazarken bile zorlanacağı, hassasiyet göstereceği "karnındaki bebekten vazgeçmek" gibi ağır bir konu var ortada. Ancak bu aşk sosu altında kalmış. Daha çok suçlu olmak, toplumdışı olmak, din insanların ruhu için önemlidir ama fazla muhafazakar da olmamak lazım gibi hafif dozda konulardan bahsetmiş.

Kitabın "genç-yetişkin"ler için olduğunu okudum Goodreads'de. Bizde Yapı Kredi Yayınları basmış ve bu türede olduğunda dair bir bilgi yoktu. Eğer gerçekten genç-yetişkinler için diye görülüyorsa, kitabın benim gözümde hafif kalması normal olabilir. Ne de olsa genç zihinleri kürtaj hakkımızla ilgili depresyona sokmamızın bir anlamı yok(!)

Merak uyandıran, heyecanla okunan bir distopya, fakat kısa sürede unutacağımı düşünüyorum. Fazla iz bırakacak gibi değil. Kürtaj hakkımızın cinayetle bir tutulması nasıl bir hataysa, kitapta "kürtaj" diye yola çıkıp dinin yozlaştırılmasına ağıt yakılması da o kadar hata olmuş. Güçlü kadın karaktere hasretim; Hannah tam güçlenirken romantikleşti. Küstüm kısaca Hillary Abla'ya.

4 comments:

  1. Benim merak ettiğim kitaplardan birisi bu, güncel distopyalar ilgimi çekiyor, henüz pek fazla okuyamamış olsam da... Ancak anladığım kadarıyla distopik unsurları kaypak bir tavırla yumuşatmış yazar, iki tarafı da "üzmek" istememiş. Öyle olunca distopyadan sayılmıyor benim gözümde, denk gelirsem okurum belki, yazı için teşekkürler.

    ReplyDelete
  2. Yorum için teşekkürler, istersen sana kitabı ödünç verebilirim. Fena değil, ancak "okunmalı" da değil işte ne bileyim...

    ReplyDelete
  3. "Okunmayı bekleyenler"in sayısı oldukça çok elimde esasen ama bilahare isteyebilirim sahiden bunu, iletişim kurarız başka platformlardan zaten, teşkür =)

    ReplyDelete
  4. Merhabalr merhabalar, Güzel bloğunuzu çok tesadüfi bir şekilde buldum ama iyiki de bulmuşum..:)) Çok çok beğendim gerçekten ve yakından izlemek istiyorum bundan sonra. Kendi bloğumda da sevdiğim bloglar listesine hemencecik ekledim..:))
    Siz de eğer benim bloğumu ziyaret ederseniz inanın çok sevinirim. Ben de okuduğum kitapların yorumlarını kendime göre paylaşıyorum. Sizden de sanırım öğreneceğim birçok kitap olacak..:))
    Selam ve sevgilerimle..
    http://kediminhobidefteri.blogspot.com/

    ReplyDelete